Destinasyonlar

Ankara

Ankara şehri, Anadolu’nun merkezinde, 850 metre yükseklikteki büyük, yüksek Anadolu Platosu’nun doğu kenarında yer alır. Sarı buğday tarlaları, genç volkanları ve sonsuz bozkırı ile bu plato, keskin bir manzara sunar. Ancak bölgenin tarihine bir bakış, duygusal sahnelerle dolu binlerce yıllık zenginliği ortaya koyar. Türkiye’nin merkezindeki konumu nedeniyle, bölge büyük ticaret yollarının tarihi bir kavşağı ve göçmen akınlarının kesişim noktası olmuştur. Antik çağda süper güçlerden biri olan Hitit İmparatorluğu burada, İç Anadolu’da ortaya çıkmıştır. Hititler sadece inşa ettikleri medeniyetlerle değil, geliştirdikleri devlet yapısı ve insan haklarına olan hoşgörü ve saygılarıyla da kendilerini ayırt etmişlerdir. Tarih boyunca Ankara önemli bir kültür, ticaret ve sanat merkezi ve doğu ile batı arasındaki İpek Yolu boyunca önemli bir durak olmuştur. Ankara, stratejik konumu nedeniyle Mustafa Kemal Atatürk tarafından Kurtuluş Savaşı’nın karargâhı olarak seçilmiştir. Bu nedenle Ankara, 13 Ekim 1923’te yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti ilan edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanıyla birlikte Ankara, bugün Türkiye’nin ikinci büyük metropol şehri olan başkent olarak hızla gelişmiştir.

Antalya

Antalya; deniz, güneş tarih ve doğanın uyum içinde bütünleştiği bir şehirdir. Antik kentler, deniz, güneş, kumsal, orman; hepsi bu bütünlüğün parçalarıdır. Antalya, dünyanın en fazla ziyaret edilen şehirlerinden biri ve bunun tabii ki onlarca nedeni var. Akdeniz kıyısında batıdan doğuya uzanan 640 kilometrelik sahil şeridi, kıyıya paralel olarak şehri saran Toros Dağları ile deniz, kum ve güneş seven de doğa içinde kaybolmak isteyenler de tarih meraklıları da Antalya’da onlarca seçenek bulabilir. Şehrin en batısında, Teke Yarımadası üzerinde, Antik Lykia Medeniyeti’nin en önemli şehirlerinden Patara Antik Kenti vardır. Doğuya ilerledikçe Demre’nin koylarında doğayı, her köşe başında antik medeniyetlerin izlerini bulabilirsiniz. Kaş, dünyanın sayılı dalış merkezlerinden biridir. Kemer birçok lüks resort otele ve görkemli Tahtalı Dağı’na ev sahipliği yapar. Antalya şehrinin merkezini oluşturan Kaleiçi, Doğu Akdeniz’in en önemli Orta Çağ limanlarından birisi olan antik Attaelia şehrini,  Selçukluların izlerini, doğa harikası falezleri bir araya getirir. Aziz Paul’un önemli duraklarından, Pamfilya medeniyetinin önemli liman şehri Perge Antik Kenti, görkemli yapılarıyla etkileyici bir tarih merkezidir. Belek, özel tasarım sahalarıyla dünyanın önemli golf merkezlerinden biridir.  Buradan biraz kuzeye ilerlediğinizde, dünyanın en iyi korunmuş antik tiyatrolarından birine, Aspendos Antik Tiyatrosu’na ulaşabilirsiniz. Ormanların arasından kıvrıla kıvrıla akan köpükler halinde ırmağa karışan Manavgat Şelalesi, hemen yanın başındaki deniz kıyısındaki Apollon Tapınağı ile Side Antik Kenti, keşfetmek için bir günün yetmeyeceği bir kültürel varlığın ev sahibidir.

Bodrum

Bodrum, büyüleyici mahalleleri, gezip görülecek çeşitli antik mekanları, muhteşem koyları, turkuaz denizi, ılıman Akdeniz iklimi, modern ulaşım imkanları ve canlı gece hayatıyla ziyaretçiler için dünyaca ünlü bir cennettir. Türkiye’nin en çok tercih edilen, en popüler tatil beldelerinden biridir. Güneybatı Ege bölgesinde Muğla’ya bağlıdır ve Bodrum yarımadasında yer alır. Şehrin gelişmiş ulaşım altyapısı, uluslararası yolcu gemilerini ağırlayan limanı Bodrum’u bir cazibe merkezi yaparken, milyonlarca turistin tatillerinde burayı tercih etmesinde de büyük rol oynar. Eski Yunanca’da Bodrum Halikarnas adıyla anılmaktaydı. Halikarnas, özellikle Antik Dünyanın Yedi Harikasından biri olarak kabul edilen Mausolus’un Mezarının (Mozolesi kelimesi buradan türemiştir) bulunduğu yer olmasıyla ünlüydü.

Kapadokya

Kapadokya, Erciyes, Hasandağ ve Güllüdağ gibi çok sayıda volkanik dağların püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların; milyonlarca yılı aşkın bir zamandır yağmur ve rüzgar şekillendirilmesiyle oluşan bölgenin adıdır. Doğa aşındıkça, etraflarındaki nispeten yumuşak volkanik külün erozyonu ile zamanla 45m yüksekliğe ulaşan ilginç konik yapılar oluşturmuştur.  Kapadokya’da yaşamış medeniyetler tüf kayayı yıllarca oyarak kendilerine konutlar, kaleler, hatta tehlike anında sığınmak için yeraltı şehirlerini inşa etmişlerdir. Yöre halkı bu eşsiz kaya oluşumlarını, çağlar boyunca varlığını sürdüren bir isim olan, “peribacaları” olarak adlandırmıştır. Dekoru düzenleyen ilk sanatçı doğa olsa bile, kayayı oyan ve Kapadokya’yı eşsiz doğa ve kültürel olaylarla dolu bir açık hava müzesine çeviren de Anadolu insanıdır. Antik çağda Katpatuka olarak anılan bölge bir zamanlar cins atlar yetiştiriciliği ile ün salmıştı. Hala keşfedilmeye bekleyen Kapadokya; binicilikten bisiklete, çekirdeğinden görkemli mutfağa kadar bu sıra dışı toprakları keşfetmek ve deneyimlemek için sayısız potansiyel fırsatın anahtarıdır. Yılın hangi mevsimi veya hangi zamanı olursa olsun; bu eşsiz diyarda duyuları harekete geçirecek, büyüleyecek ve canlandıracak pek çok şey var.

Çanakkale

Çanakkale şehri Ege ve Marmara Denizi’ni birbirine bağlayan Çanakkale Boğazı’nın girişinde yer almaktadır. Tarih boyunca insanlık için önemli birçok lider, komutan, savaşçı, sanatçı, filozof, kâşif, ve şairin yollarının kesiştiği bir yerdir. İlyada ve Odysseia destalarına konu olan efsanevi savaşa sahne olmuş, UNESCO Dünya Mirası Listesindeki Troya Ören Yeri’nin olduğu, Türk Milletinin gurur kaynağı olan Çanakkale Muharebeleri’nın yaşandığı topraklar, Avrupa kıtası ile Asya kıtasını birbirinden ayıran iki boğazdan biri olan Çanakkale Boğazında yer alır. Felsefenin dev isimlerinin yaşadığı Assos Antik Kenti, Roma medeniyetinin kuruluşuna öncülük etmiş Aeneas’ın doğup büyüdüğü bir ilham coğrafyasıdır. Çanakkale, Gelibolu Cephesinde hayatını kaybeden onurlu askerlerin ebedi istirahatgahıdır. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı: I. Dünya savaşında açılan Gelibolu cephesi muharebeleri sırasında bu bölgede hayatını kaybeden askerleri ölümsüzleştirme amacıyla kurulmuştur. Milli park; anıtlar, mezarlar ve heykellerin yanında, Arıburnu Tepeleri ve Tuzla Gölü gibi doğal güzelliklere de ev sahipliği yapmaktadır.

İzmir

Antik zamanlarda Smyrna olarak bilinen İzmir, Anadolu Yarımadası’nın Ege Denizi’ne uzandığı bir noktada yer alır. İzmir, 8500 yıldır sürekli yerleşim gösteren en eski şehirlerden biridir. Yeşilova ve çevresindeki Yassı Tepe Höyükleri, Ana Tanrıçanın put ve sembollerinin bulunduğu en eski Neolitik yerleşimlerdir. İzmir’in kuruluş efsanelerinden biri, şehrin efsanevi Amazon Kraliçesi Smyrna tarafından kurulduğunu belirtir. Geçmişi M.Ö. 3. bin yıla (modern Bayraklı’daki Tepekule’de) dayanan kent, antik Troia Batı Anadolu ile birlikte zamanının en gelişmiş medeniyetlerinden de biri olarak bilinmektedir. Türkiye genelinde “Güzel İzmir” olarak anılan şehir; yatlar, gemiler ve vapurlarla süslenmiş büyük bir koyu çevrelemektedir. Anadolu’dan Basra Körfezi’ne uzanan antik “Kral Yolu” nun son noktası olan İzmir, turizm ve eğlencenin odak noktası olmaya devam etmektedir. Palmiye ağaçlarının gölgesindeki sokaklarda; kaldırımlar güzel, evlerin mimarisi ise zariftir. Şehrin kıyı şeridi, sahil boyunca uzanan deniz mahsulü restoranları, kafeleri, Ege Mutfağı yemekleri sunan restoranları ve diğer eğlence tesisleri ile tanınırken; iç kesimleri, sayısız antik uygarlığın hikayelerini anlatan kalıntılar ve anıtlar açısından zengindir.

Konya

İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan Konya, coğrafi yüz ölçümü alanı bakımından Türkiye’nin en büyük ilidir. 38.873 kilometrekarelik yüzölçümüyle, birçok ülkeden daha büyük bir alana sahiptir. Nüfus bakımından, ülkenin yedinci en kalabalık şehridir. Türkiye’nin en eski yerleşim yerlerinden biridir ve Roma döneminde İkonyum olarak bilinir. Bilinen ilk yerleşimin, ilk kentleşmenin ve dünyada ilk hayvan evcilleştirmenin gerçekleştiği Konya, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Neolitik Mekanlar listesinde yer alan Çatalhöyük’ten bu yana çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmaktadır. 12. yüzyıldan 13. yüzyıla kadar Selçuklu Türklerinin başkenti olarak Türkiye’nin en büyük kültür merkezlerinden biri olarak yer almaktadır. Bu kültürel, siyasi ve dinsel gelişim döneminde mistik Mevlana Celaleddin-i Rumi, Batı’da Semazenler olarak bilinen bir Tasavvuf tarikatı kurmuştur. Türkiye’nin ekonomik açıdan en gelişmiş şehirlerinden biri olan Konya, eşsiz doğal ve tarihi zenginliklerinin yanı sıra muhteşem mutfağı ile de ziyaretçi çekiyor. Pizza benzeri bir yemek olan Etli Ekmek, Türk mutfağının en meşhur yemeklerinden biridir. Etli Ekmeğin ana vatanı ve tadına bakmak için en iyi yer Konya’dır.

Kuşadası

Tarihi M.Ö 3000 yıllarına kadar dayanan Kuşadası, ilk çağlardan beri çok farklı medeniyetleri bünyesinde barındırmış, Türkiye’nin en önemli kıyı ve kültür turizm merkezlerinden biri konumundadır. Gökyüzünün mavisini Ege Denizi’yle buluştuğu, muhteşem gün batımlarının izlendiği denizi, güneşi, kumu, mavi bayraklı plajları, tarihi, kültürü, milli parkı, özellikle Efes Antik Kenti’ne yakınlığı nedeni ile önemli limanı, marinası, termal tesisleri, yöresel yemekleri ile her türlü turizm çeşidini ve aktivitelerini bünyesinde barındırıyor. Kuşadası; Antik çağlardan beri etrafını çevreleyen Efes, Milet, Priene, Didyma, Afrodisias, Tralles, Nysa, Alabanda, Alinda, Gerga ve Harpasa gibi antik kentlere yakınlığından dolayı da hem kültürel olarak dolu dolu hem de deniz, kum ve güneşin tadını çıkaracağınız benzersiz lokasyonlardan biridir.

Muğla

Güneşin, mavi ve yeşilin iç içe geçtiği, yüzlerce antik kenti ve ören yeriyle 8 bin yıl öncesi tarihe ışık tutan, turkuaz suları ve keşfedilmeyi bekleyen bakir koylarıyla Ege ve Akdeniz’i birbirine bağlayan Muğla, adeta saklı kalmış bir cennet gibidir. Türkiye’nin en uzun kıyı şeridine sahip ili Muğla, tarihi, kültürel değerleri ve doğal güzellikleriyle her yıl çok sayıda yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapmaktadır. Ege Bölgesi’nin güneyinde yer alan şehir, muhteşem denizi ve doğal güzelliklerinin yanında Karia, Likya, Roma, Bizans, Selçuklu, Menteşe Beyliği ve Osmanlı gibi birçok medeniyetine ev sahipliği yapması ile de bilinmektedir. Doğal, tarihi ve kültürel güzellikleriyle milyonlarca kişinin uğrak yeri olan Muğla, her biri ayrı cennet olan Bodrum, Fethiye, Marmaris, Köyceğiz, Datça, Milas, Ortaca ilçeleri ve keşfedilmeyi bekleyen yüzlerce koy ile adeta bir nakış gibi işlenmiştir.

Fethiye

Fethiye, Akdeniz Bölgesi’nin batısında, Muğla iline bağlı bir ilçedir. Bugünkü Fethiye kenti yakınlarındaki Belen’de, M.Ö. 2000’lerde kurulduğu sanılan antik Telmessos kenti, Likya’nin Karya sınırında yer alıyordu. Ölüdeniz gibi dünyada eşi bulunmayan bir kumsalı bulunan Fethiye, Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden biridir. Af Kule gibi dalış bakımından çok uygun yerlere sahiptir. Turizme açılmış birçok mağara mevcuttur. Doğal yapısı ile Yamaç paraşütü gibi alternatif sporlar yapılmaktadır. Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu gibi doğası bozulmamış çok özel bölgeler vardır. Ölüdeniz kumsalı 2006 yılında %82 oyla dünyanın en güzel kumsalı seçilmiştir.

Göcek

Göcek, Akdeniz ve Ege Denizi’nin buluştuğu şirin bir liman kentidir. Dünyanın her yerinden yatçılık camiasını kendine çeken altı büyük yat limanıyla ünlüdür. Aynı zamanda birçok Gulet (geleneksel ahşap tekne) için Mavi Yolculuk başlangıç noktası olan limanda, haftalık geziler için tüm tekneyi veya sadece bir kabini kiralayabilirsiniz. Köyceğiz ve Fethiye’nin tam ortasında yer alan Göcek’e, Dalaman Havalimanı’ndan kolayca erişilmektedir. Bu özelliği ile Göcek, bir gecelik kalışlar için de ideal bir yerdir. Göcek, geçmişte Kalimche olarak bilinirdi ve efsaneye göre ünlü Yunan mitinde Icarus’un güneşe çok yakın uçtuğunda düştüğü yerdi. Küçük ve şirin kasabada, yürünebilir mesafede, çok sayıda şık kafe ve restoran ile Akdeniz ve Ege’nin doğal güzelliğine bakan harika manzaraya sahip pek çok mekan bulunur.

Marmaris

Marmaris, doğal güzellikleri, uzun sahil şeridi, çamlarla kaplı tepelerden sunduğu muhteşem manzaraları, bakir koyları, plajları, antik kentleri, marinaları ve kruvaziyer limanı ile Muğla’nın en gözde turizm beldelerinden biridir. Marmaris, iki denizi buluşturan coğrafi konumu ile binlerce yıldır bölgede hüküm sürmüş birçok uygarlık için önemli bir liman olmuştur. Karya dilinde “Doğa Kenti” olarak bilinen Physkos Antik Kenti, bölgedeki ilk Karya liman kenti ve diğer yerleşimlerin merkeziydi. Bu önemli liman kentinin M.Ö. 3400 yıllarına dayanan antik kalıntıları, Marmaris kentinin kuzeyinde bulunan Asartepe’de görülebilir. Marmaris dinlenmek, doğal güzellikleri keşfetmek ve bölgenin zengin tarihini keşfetmek isteyenler için ideal bir adres olduğu gibi, turkuaz denizin ve altın sarısı kumların tadını çıkarırken, su ve kara sporlarını denemek isteyenler için de idealdir.

Datça

Datça, Türkiye’nin Muğla ilinde bir ilçedir. Datça Yarımadası’ndaki buluntuların geçmişi MÖ 2000’lere kadar uzanır. Bilinen ilk yerli halk Karyalılardır. Datça Yarımadası, Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilan edilmiş olması dolayısıyla bozulmamış doğası, 235 kilometrelik sahil şeridi ve 52 koyu, zengin flora ve faunası, Knidos antik kenti ile gelecekte bölgenin en önemli turizm merkezlerinden birisidir. Datça’nın birçok mavi bayraklı plajı bulunmaktadır. Turistler için trekking, sörf, yelken gibi doğa ve su sporlarının yapılabileceği ortamlara sahiptir.

Pamukkale

Denizli’nin kültür ve turizm açısından en önemli ilçelerinden biri olan Pamukkale; UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde doğal ve kültürel miras olarak yer alan Pamukkale Travertenleri, Hierapolis Antik Kenti, müzeleri, ekoturizm değerleri ve yaylalarının yanı sıra Karahayıt Kaplıcaları, Teleferik ve Bağbaşı Yaylası, Akhan Kervansarayı, Gözler Lavanta Bahçeleri, Seyir Tepesi, Çamlık Parkı gibi cazibe merkezleri ile de görülmesi gereken bir destinasyondur. Pamukkale’ye 15 km uzaklıkta bulunan ve Denizli’nin bir diğer önemli antik kenti olan, İncil’de adı geçen 7 Kiliseden biri olan ve görkemli yapılarıyla dikkat çeken Laodikeia Antik Kenti de Pamukkale’ye geldiğinizde gezebileceğiniz değerler arasındadır.

Karadeniz

Bir tarafında deniz, diğer tarafında engebeli dağlarla çevrili, dar kıyı şeridine dağılmış köyleri ile ülkenin geri kalanından apayrı bir dünyadır Karadeniz sahilleri… Karadeniz, gezilip görülecek yerleri, kendine hayran bırakan doğası, yapılabilecek pek çok aktivite olanağı ile Türkiye’nin bambaşka bir köşesidir. Karadeniz’in sahil boyunca uzanan dolambaçlı kıyı şeridi, ülkenin en manzaralı yollarından birine sahip olmasıyla bu bölgeyi kara yolculuğu için en cazip rotalardan biri yapar. Bölgenin en gözde ve en turistik yeri Karadeniz’in doğusunda yer alan Sümela Manastırı’dır. Karadeniz’in alabildiğine uzanan kıyı şeridinde yapılacak bir gezi sırasında antik surlar, eşsiz plajlar ve liman kıyısındaki şirin yerleşim bölgelerini görebilirsiniz. Kuzeyde buz gibi denizi, güneyde yemyeşil dağ yamaçları ile muhteşem bir manzaraya sahip Karadeniz; çay, fındık ve kiraz bahçelerinin yanı sıra hamsisi ile de meşhurdur. Bisiklet severler için de mükemmel bir rota olan Karadeniz; sahil beldeleri, el değmemiş plajları ve sakin balıkçı köyleri ile macera severlere de hitap eder.

İstanbul Ticaret Odası Ek Hizmet Binası Hobyar Mah. Seyhulislam Hayri Efendi Cad. No:14 K:6 Fatih – 34112 İstanbul

Çalışma saatleri:
Pzt – Cma: 9:00 – 17:30

Bizi takip edin